mehmet-as - atam

 
mehmet-as.tr.gg
Örnek Alt Sayfa
İletişim
şiir resimleri
manzara resımlerı
Sevgiyi Anlatan Hareketli Gifler – Seni Seviyorum Gifleri
Magazin Haberleri En Son Magazin Haberleri
sevgiliyi anlat
en guzel hedıye sevgılıne
en güzel aşk sözleri ile ilgili görseller
allahuekber dağı
en güzel doğum günü hediyeleri
en güzel cocuk resımlerı
komik doğum günü kutlamaları resimleri
Yeni sayfanın başlığı
mehmet-as
deryanur
kadınlar kulubu baskanlıgı
yenı kadılar kulübüne hoş geldiniz
mehmet aslan kılasıgı
videolarım
ben
atam
beblik site
Daha iyi olacak.
cok guzel manzara
ben sitem
dovme modelleri
Kredi aktarım sayfası
bedava muzık indır
ruya tabırlerı
kurran ayetlerı oku
allah yolu gederbu sayfa
oyunlar
Şiir Şiirler - En guzel siirler
ask sıırlerı ile ilgili görseller
ASK FM TEŞEKKÜR EDEN KIZ - YouTube
ASK FM TEŞEKKÜR EDEN KIZ
Magazin Haberleri En Son Magazin Haberleri için Hürriyet Kelebek
Son Dakika Magazin Haberleri | En Son Magazin Haber | GAZETE ...
Sevgi Sözleri, Kısa Sevgi Sözleri Yeni Sevgi Mesajları - Güzel Sözler
sevda bahcelerinde
en güzel türküler youtube
en güzel dövme modelleri ve anlamları
dünyada en güzel seçilen manzaralar
hayvanlar alemi
hayvanlar alemi vıdeoları
hayatı tesbih yapmışım
fılmler
fecebook
şiir fon müzikleri
gızlı kameralar
gızlı numaraya kapatma
hayale gemı
hayale yolculuk
bıtkılerın faydaları
canlı tv ızle
fıkra
YEMEKLER
SALIK
HAVA VE YOLCULUK FIATLARI
EV KUR
ALIS VERIS MERKEZLERI
IS ILANLARI
KONSOLOSLUKLAR
IZDIVAC
ATLAR
CICEKLER
Hareketli doğa ve manzara resimleri, rom
Hareketli doğa
1"hareketli manzara resmi
2"hareketli manzara resmi
sohbet sıtesı kur
 

Küçümsedin halkı alay ettin, hakaret ettin. Önce "Ananı da al git!" dedin çiftçiye, "Artistlik yapma !" dedin onurunu kırdın. Kırdığın onur bir kişinin değil milyonlarca çiftçinin, köylünün dü; onları savunan halkındı ama hiç mi hiç işin bu boyutunu düşünmedin ya da şak şakçı korusu düşünmene olanak vermedi ama kumbaraya ilk nefret "Tık" dedi düştü.


Sen kimin ülkesinden kimi kovdun Baştanbakan olarak hiç düşündün mü?


"Ayyaş" dedin,"Çapulcu" dedin ve her mikrofonu her eline aldığında daha da hırçınlaşıp"Kimse kusura bakmasın!" diye diye istediğini dedin. Ama, her konuşmanda nicelerinin kusura baktığını, seni destekleyenler arasında bile sevgi ve güvenini bir bir yıktığını; sana muhalif olup zaten yok olan sevgi ve güveni kazanmak yerine "İyi ki buna oy vermemişim, desteklemiş olmamışım" diyenlerin nefretlerinin katmerlisini gıyaben kazandığını hiç mi fark etmedin?


Depremleri bahane ettin; Milli Bayramlarımızı kutlamayı yasakladın. Valiliklere emir verip resmi geçitlerimizi yasakladın..Her Milli Bayram tarihlerinde bayram öncesi kurulan komplolarla bahanelerin hazırdı. Katılmak istemedin ama katılıp onurla ve gururla Atalarının anıtlarına çelenk koymayı bile engelleyenlerin önüne geçmedin.


Olabilir; milli de olsa bir bayramı sevmez, saymaz ve katılmazsın ama sevip, sayan ve ısrarla katılmak isteyenlerin ne önüne geçebilir ne de geçenlere asla sessiz kalamazsın, çünkü bunlar kumbaraya atılan birikimlerdir ve biriktikçe kumbara dolacak ve bir gün mutlak açılacaktır.


Yetti mi?


Elbette yetmedi, daha neler var neler ve hemen hepsi ortamını buldukça; "YASSAH!"edildi ya da edilecek listesinde sinyal vermeye başladı.


Örneğin; T.C'leri kaldırttın verdiğin emirlerle..."Ben emir vermedim!" deseniz bile size bağlı olan bakanlıklar, genel müdürlükler bu emri almadan ya da size sormadan nasıl böyle bir yetki kullanıp, halkı gerebilir? Halk, bunu böyle anlar çünkü başta kim varsa onu sorumlu tutar!


 


Türklüğü vatandaşlıktan çıkartmayı Türkiyeli yapmak için yeni anayasa yapmaya kalktınız,


Ata Babamız Atatürk'e her yandaş TV'lerde programlar yapılıp hakaret edilirken hiç mi hiç kimsenin hükümet olarak sesi çıkmadı; bir gariplik yok mu?


Tehdit ettin halkı, evlerinde yüzde elliyi zor tutuyorum dedin ve Kuzey Afrika Fas,Tunus,Cezayir dönüşü seni karşılayan güya yüzde elli şakşa sloganlar attırdın..


"Yol ver gidelim,Taksim'i düz edelim" diyenlere karşı "Siz yıllardır gidip, Kandil'i neden düz etmekten" dem vurmadınız a yüzde elli?" diyemediniz ve önceden hazırlanmış mizanseni bırakın bozup biraz gönül armayı onların her türlü sloganını destekleyip durdunuz.


Bunlar kımvbaradakile a baştanbakanım benim, bunlae doldu ve taşmak üzere. O Taksim'dekiler ne silahlı, ne provakatör ne ajitasyon çekenler ne de bir partinin yandaşları onlar Mustafa Kemal'in askerleriyiz "diyerek kendilerinin Atanın yolunda olan, yurtseverler olduklarını haykırıyorlar ve tıpkı ataları gibi dobura dobur haykırıyorlar: "Tayyip İstifa, hükümet istifa!" diyorlar.He birinin bir oy hakkı var ve her biri sizi 11 yıldır yakından tanıyor, ama siz onları tanmak istemiyorsunuz çünkü onlar size hiç oy vermeyenler!..


Halkın içinde inançlarını yitiren yöneticiler er-geç yenilgiyi tadarlar, bunun aksini kimse savunamaz. Halk, benzer giysili anında aynı sloganları atabilen insanların oraya ayran-döner, yüz gayme harcırahla geldiğine inanmış durumda ve bunu silmek çok zor. Halk, inandığına göre kendisini yönlendirir bu da onlardan biri. Bundan sonra sizi gerçekten destekleyen partililerinizde olsa durum değişmeyecek herkes bugün düşündüğü: "Milletin kesesinden saltanat süren, karşılama yapan belediye başkanlarının" neyi neden karşıladığını da sorgulamaya başlayacaktır.


Halk coştukça coşuyor ve alanlardaü, sıkaklarda. Önlenemez bir birliktelik oluştu ve oluşacağının çanları yıllardır çalmasına karşın siz hiç duyamadınız. Bundan sonraki her karşı koyuş "Korku" olarak yansıyacak ve halkın gergin sinirini daha da gerecektir.


Unutmamak gerekir ki, Türkiye Cumhurityeti yurttaşlarının tamamı iktidar edenlerin güvencesi altında olmak zorundadır. Bu gücvence, can, mal, ırz, namus, inanç özgürşüğü gibi daha nice kavramın güvencesidir. Eğer bir ülkede yönetenler yalnızca kendi can güvenliklerini garantiye alıp yüzlerce korumayla geziniyor ve kendilerine özgü kapalı mekanlardan seslenmek konumunda kalıyorlarsa korku her yeri kaplamış demektir. Bu durumda sokaktaki yurttaş kendisini nasıl koruyacak, ya da korunduğuna inanacaktır. Bir amaç doğrultusunda, şiddete başvurmadan protesto haklarını kullanıyorlarsa; onların vergilerrinden maaşları ödenen polislerimiz de onları korumakla görevli ise; tomalar, gaz bombaları ne oluyor o zaman; müessesenin ikramı mı? Kalsın o ikram ve polisle halk sevgi ile karşılaşsın, gaz bombaları ile değil çünkü "Polis korktuğundan gaz bombası atıyor" yaygarası da böylece önlenir


Halk, emir ve direktifini yalnızca yüce atasının ilke ve devrimlerinden alıyor ve alanlarda onun için Mustafa Kemal'in askerleriyiz diye bağırıyor. Yani, yurtta ve dünyada barış istiyor.


O zaman bir kez daha sorayım: Barışa karşı sıkılan bu gaz bombaları ile ne halledildi ya da halledileceği sanısı hala sürüyor.?

Refhan İrtem


***


Hayatta en hakiki mürşit ilimdir


Mustafa Kemal Atatürk


MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ÜN YOL ARKADAŞLARI SEVGİLİ GENÇLER, VATAN SİZE EMANET

Bugün 56 ziyaretçi (72 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol